Skip to content

From Books

zaman Göklerin Egemenliği, kandillerini alıp güveyi karşılamaya çıkan on kıza benzeyecek.
2 Bunların beşi akıllı, beşi akılsızdı.
3 Akılsızlar yanlarına kandillerini aldılar, ama yağ almadılar.
4 Akıllılar ise, kandilleriyle birlikte kaplar içinde yağ da aldılar.
5 Güvey gecikince hepsini uyku bastı, dalıp uyudular.
6 “Gece yarısı bir ses yankılandı: ‘İşte güvey geliyor, onu karşılamaya çıkın!’
7 Bunun üzerine kızların hepsi kalkıp kandillerini tazelediler.
8 “Akılsızlar akıllılara, ‘Kandillerimiz sönüyor, bize yağ verin!’ dediler.
9 “Akıllılar, ‘Olmaz! Hem bize hem size yetmeyebilir. En iyisi satıcılara gidin, kendinize yağ alın’ dediler.
10 “Ne var ki, onlar yağ satın almaya giderlerken güvey geldi. Hazırlıklı olan kızlar, onunla birlikte düğün şölenine girdiler ve kapı kapandı.
11 “Daha sonra gelen öbür kızlar, ‘Efendimiz, efendimiz, aç kapıyı bize!’ dediler.
12 “Güvey ise, ‘Size doğrusunu söyleyeyim, sizi tanımıyorum’ dedi.
13 “Bu nedenle uyanık kalın. Çünkü o günü ve o saati bilemezsiniz.”
14 “Göksel egemenlik, yolculuğa çıkan bir adamın kölelerini çağırıp malını onlara emanet etmesine benzer.
15 “Adam, her birinin yeteneğine göre, birine beş, birine iki, birine de bir talant vererek yola çıktı.
16 Beş talant alan, hemen gidip bu parayı işletti ve beş talant daha kazandı.
17 İki talant alan da iki talant daha kazandı.
18 Bir talant alan ise gidip toprağı kazdı ve efendisinin parasını sakladı.
19 “Uzun zaman sonra bu kölelerin efendisi döndü, onlarla hesaplaşmaya oturdu.
20 Beş talant alan gelip beş talant daha getirdi, ‘Efendimiz’ dedi, ‘Bana beş talant emanet etmiştin; bak, beş talant daha kazandım.’
21 “Efendisi ona, ‘Aferin, iyi ve güvenilir köle!’ dedi. ‘Sen küçük işlerde güvenilir olduğunu gösterdin, ben de seni büyük işlerin başına geçireceğim. Gel, efendinin şenliğine katıl!’
22 “İki talant alan da geldi, ‘Efendimiz’ dedi, ‘Bana iki talant emanet etmiştin; bak, iki talant daha kazandım.’
23 “Efendisi ona, ‘Aferin, iyi ve güvenilir köle!’ dedi. ‘Sen küçük işlerde güvenilir olduğunu gösterdin, ben de seni büyük işlerin başına geçireceğim. Gel, efendinin şenliğine katıl!’
24 “Sonra bir talant alan geldi, ‘Efendimiz’ dedi, ‘Senin sert bir adam olduğunu biliyordum. Ekmediğin yerden biçer, harman savurmadığın yerden devşirirsin.
25 Bu nedenle korktum, gidip senin verdiğin talantı toprağa gömdüm. İşte, al paranı!’
26 “Efendisi ona şu karşılığı verdi: ‘Kötü ve tembel köle! Ekmediğim yerden biçtiğimi, harman savurmadığım yerden devşirdiğimi bildiğine göre paramı faize vermeliydin. Ben de geldiğimde onu faiziyle geri alırdım…
27 (#25:26)
28 Haydi, elindeki talantı alın, on talantı olana verin!
29 Çünkü kimde varsa, ona daha çok verilecek ve o bolluk içinde olacak. Ama kimde yoksa, kendisinde olan da elinden alınacak.
30 Şu yararsız köleyi dışarıya, karanlığa atın. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.'”
31 “İnsanoğlu* kendi görkemi içinde bütün melekleriyle birlikte gelince, görkemli tahtına oturacak.
32 Ulusların hepsi O’nun önünde toplanacak, O da koyunları keçilerden ayıran bir çoban gibi, insanları birbirinden ayıracak.
33 Koyunları sağına, keçileri soluna alacak.
34 “O zaman Kral, sağındaki kişilere, ‘Sizler, Babam’ın kutsadıkları, gelin!’ diyecek. ‘Dünya kurulduğundan beri sizin için hazırlanmış olan egemenliği miras alın!
35 Çünkü acıkmıştım, bana yiyecek verdiniz; susamıştım, bana içecek verdiniz; yabancıydım, beni içeri aldınız.
36 Çıplaktım, beni giydirdiniz; hastaydım, benimle ilgilendiniz; zindandaydım, yanıma geldiniz.’
37 “O vakit doğru kişiler O’na şu karşılığı verecek: ‘Ya Rab, seni ne zaman aç görüp doyurduk, susuz görüp su verdik?
38 Ne zaman seni yabancı görüp içeri aldık, ya da çıplak görüp giydirdik?
39 Seni ne zaman hasta ya da zindanda görüp yanına geldik?’
40 “Kral da onları şöyle yanıtlayacak: ‘Size doğrusunu söyleyeyim, bu en basit kardeşlerimden biri için yaptığınızı, benim için yapmış oldunuz.’
41 “Sonra solundakilere şöyle diyecek: ‘Ey lanetliler, çekilin önümden! İblis’le melekleri için hazırlanmış sönmez ateşe gidin!
42 Çünkü acıkmıştım, bana yiyecek vermediniz; susamıştım, bana içecek vermediniz; yabancıydım, beni içeri almadınız; çıplaktım, beni giydirmediniz; hastaydım, zindandaydım, benimle ilgilenmediniz.’
43 (#25:42)
44 “O vakit onlar da şöyle karşılık verecekler: ‘Ya Rab, seni ne zaman aç, susuz, yabancı, çıplak, hasta ya da zindanda gördük de yardım etmedik?’
45 “Kral da onlara şu yanıtı verecek: ‘Size doğrusunu söyleyeyim, mademki bu en basit kardeşlerimden biri için bunu yapmadınız, benim için de yapmamış oldunuz.’
46 “Bunlar sonsuz azaba, doğrular ise sonsuz yaşama gidecekler.”

sa bunları söyledikten sonra, gözlerini gökyüzüne kaldırıp şöyle dedi: “Baba, saat geldi. Oğlun’u yücelt ki, Oğul da seni yüceltsin.
2 Çünkü sen O’na bütün insanlık üzerinde yetki verdin. Öyle ki, O’na verdiklerinin hepsine sonsuz yaşam versin.
3 Sonsuz yaşam, tek gerçek Tanrı olan seni ve gönderdiğin İsa Mesih’i tanımalarıdır.
4 Yapmam için bana verdiğin işi tamamlamakla seni yeryüzünde yücelttim.
5 Baba, dünya var olmadan önce ben senin yanındayken sahip olduğum yücelikle şimdi beni yanında yücelt.
6 “Dünyadan bana verdiğin insanlara senin adını açıkladım. Onlar senindiler, bana verdin ve senin sözüne uydular.
7 Bana verdiğin her şeyin senden olduğunu şimdi biliyorlar.
8 Çünkü bana ilettiğin sözleri onlara ilettim, onlar da kabul ettiler. Senden çıkıp geldiğimi gerçekten anladılar, beni senin gönderdiğine iman ettiler.
9 Onlar için istekte bulunuyorum. Dünya için değil, bana verdiğin kimseler için istekte bulunuyorum. Çünkü onlar senindir.
10 Benim olan her şey senindir, seninkiler de benimdir. Ben onlarda yüceltildim.
11 Ben artık dünyada değilim, ama onlar dünyadalar. Ben sana geliyorum. Kutsal Baba, onları bana verdiğin kendi adınla koru ki, bizim gibi bir olsunlar.
12 Kendileriyle birlikte olduğum sürece, bana verdiğin kendi adınla onları esirgeyip korudum. Kutsal Yazı yerine gelsin diye, mahva giden adamdan başka içlerinden hiçbiri mahvolmadı.
13 “İşte şimdi sana geliyorum. Sevincimin onlarda tamamlanması için bunları ben dünyadayken söylüyorum.
14 Ben onlara senin sözünü ilettim, dünya ise onlardan nefret etti. Çünkü ben dünyadan olmadığım gibi, onlar da dünyadan değiller.
15 Onları dünyadan uzaklaştırmanı değil, kötü olandan* korumanı istiyorum.
16 Ben dünyadan olmadığım gibi, onlar da dünyadan değiller.
17 Onları gerçekle kutsal kıl. Senin sözün gerçektir.
18 Sen beni dünyaya gönderdiğin gibi, ben de onları dünyaya gönderdim.
19 Onlar da gerçekle kutsal kılınsınlar diye kendimi onların uğruna adıyorum.
20 “Yalnız onlar için değil, onların sözüyle bana iman edenler için de istekte bulunuyorum, hepsi bir olsunlar. Baba, senin bende olduğun ve benim sende olduğum gibi, onlar da bizde olsunlar. Dünya da beni senin gönderdiğine iman etsin.
21 (#17:20)
22 Bana verdiğin yüceliği onlara verdim. Öyle ki, bizim bir olduğumuz gibi bir olsunlar.
23 Ben onlarda, sen bende olmak üzere tam bir birlik içinde bulunsunlar ki, dünya beni senin gönderdiğini, beni sevdiğin gibi onları da sevdiğini anlasın.
24 Baba, bana verdiklerinin de bulunduğum yerde benimle birlikte olmalarını ve benim yüceliğimi, bana verdiğin yüceliği görmelerini istiyorum. Çünkü dünyanın kuruluşundan önce sen beni sevdin.
25 Adil Baba, dünya seni tanımıyor, ama ben seni tanıyorum. Bunlar da beni senin gönderdiğini biliyorlar.
26 Bana beslediğin sevgi onlarda olsun, ben de onlarda olayım diye senin adını onlara bildirdim ve bildirmeye devam edeceğim.”

İbrahim’in Burcu (2. Kısım) – Kuranİbrahim’in İşareti (2. Kısım) – Taurat
Surat 37: 83-84,99-101
(Saffat) 83. Şüphesiz O’nun Yolunu takip edenler arasında İbrahim vardı. 84. Bakın! Rabbine sağlam bir yürekle yaklaştı … 99. “Ben Rabbime gideceğim! O bana hidayet verecektir! 100.” Ey Rabbim! Bana erdemli bir oğul verin! “101. Biz de ona acı çekmeye ve çekilmeye hazır bir oğlanın müjdesini verdik.
Yaratılış 15: 1-6 1
undan sonra RAB bir görümde Avram’a, “Korkma, Avram” diye seslendi, “Senin kalkanın benim. Ödülün çok büyük olacak.”
2 Avram, “Ey Egemen RAB, bana ne vereceksin?” dedi, “Çocuk sahibi olamadım. Evim Şamlı Eliezer’e kalacak.
3 Bana çocuk vermediğin için evimdeki bir uşak mirasçım olacak.”
4 RAB yine seslendi: “O mirasçın olmayacak, öz çocuğun mirasçın olacak.”
5 Sonra Avram’ı dışarı çıkararak, “Göklere bak” dedi, “Yıldızları sayabilir misin? İşte, soyun o kadar çok olacak.”
6 Avram RAB’be iman etti, RAB bunu ona doğruluk saydı.
İbrahim’in Ayeti – Kuranİbrahim’in İşareti – Taurat (Yaratılış 12: 1-7)
Surat 3:84 (Al Imram)
“Tanrı’ya, bize indirilene, İbrahim, İsmail, İshak, Yakup ve kabilelere indirilene ve Musa’ya verilen (Kitaplara) inanıyoruz. , İsa ve peygamberler, Rablerinden: Aralarında hiçbir ayrım yapmıyoruz ve Allah’a (İslam’da) irademizi boyun eğiyoruz. Surat 4:54 (Kadınlar) Yoksa Tanrı’nın kendilerine lütfundan verdiği şey için insanlığı kıskanıyorlar mı? ama biz zaten İbrahim’in kavmine kitap ve hikmet verdik ve onlara büyük bir krallık verdik..

AB Avram’a, “Ülkeni, akrabalarını, baba evini bırak, sana göstereceğim ülkeye git” dedi,
2 “Seni büyük bir ulus yapacağım, Seni kutsayacak, sana ün kazandıracağım, Bereket kaynağı olacaksın.
3 Seni kutsayanları kutsayacak, Seni lanetleyeni lanetleyeceğim. Yeryüzündeki bütün halklar Senin aracılığınla kutsanacak.”
4 Avram RAB’bin buyurduğu gibi yola çıktı. Lut da onunla birlikte gitti. Avram Harran’dan ayrıldığı zaman yetmiş beş yaşındaydı.
5 Karısı Saray’ı, yeğeni Lut’u, Harran’da kazandıkları malları, edindikleri uşakları yanına alıp Kenan ülkesine doğru yola çıktı. Oraya vardılar.
6 Avram ülke boyunca Şekem’deki More meşesine kadar ilerledi. O günlerde orada Kenanlılar yaşıyordu.
7 RAB Avram’a görünerek, “Bu toprakları senin soyuna vereceğim” dedi. Avram kendisine görünen RAB’be orada bir sunak yaptı.

Tesniye 28: 1 – 31:29

Eğer Rabbinize Tanrı’ya tamamen itaat ederseniz ve bugün size verdiğim tüm emirleri dikkatlice yerine getirirseniz, Rabbiniz Tanrı sizi dünyadaki bütün ulusların üstünde tutacaktır. Rabbinize Tanrı’ya itaat ederseniz tüm bu nimetler size gelip size eşlik edecektir: 

Şehirde kutsanacak ve ülkede kutsanacaksınız. 

Rahminizin meyvesi kutsanacak ve toprağınızın mahsulleri ile hayvanlarınızın gençleri — sürülerin yavruları ve sürülerinizin kuzuları. 

Sepetiniz ve yoğurma tekneniz kutsanacaktır. 

İçeri girdiğinizde kutsanmış ve dışarı çıkarken kutsanmış olursunuz. 

Rab size karşı çıkan düşmanların sizden önce mağlup edileceğini söyleyecektir. Size bir yönden gelecekler ama yedide sizden kaçacaklar. 

Rab, ahırlarınız ve elinize koyduğunuz her şey için bir lütuf gönderecektir. Rabbiniz, size verdiği topraklarda sizi kutsasın. 

Rab Tanrı’nın emirlerini yerine getirip ona itaat etmek için yürüdüğünüzde, Rab sizi kutsal insanlar olarak, yemin edeceğiniz söz olarak sizi kuracaktır. 10 O zaman yeryüzündeki bütün insanlar sizin Rab’bin adıyla çağrıldığını görecekler ve sizden korkacaklar. 11 Rab size rahmetinizin meyvesinde, hayvancılığınızın gençliğinde ve toprağınızın mahsulünde – atalarınızı alacağı topraklarda, size bol bol refah verecektir.   

12 Rab, cenneti, kelleğinin deposunu açacak, mevsiminde topraklarına yağmur gönderecek ve ellerin tüm çalışmalarını kutsayacak. Birçok ülkeye borç vereceksiniz, ancak hiçbirinden borç almayacaksınız. 13 Rab sizi baştan çıkaracak, kuyruğu değil. Rabbinizin Rabbinin emirlerine bu gün size verdiğim ve dikkatlice takip ettiğim emirlere dikkat ederseniz, daima en tepede olacaksınız, asla dipte olmayacaksınız. 14 Size verdiğim komutların hiçbirini bir kenara bırakmayın, diğer tanrıları takip ederek ve onlara hizmet ederek, sağa veya sola doğru çevirmeyin.   

İtaatsizlik için küfürler

15 Ancak Rabbinize Tanrı’ya itaat etmiyorsanız ve bugün size verdiğim tüm emir ve kararları dikkatlice yerine getirmiyorsanız, tüm bu küfürler size gelip sizi ele geçirecek: 

16 Şehirde lanetleneceksiniz ve ülkede lanetleneceksiniz. 

17 Sepetiniz ve yoğurma tekneniz lanetlenecek. 

18 Rahminizin meyvesi lanetlenecek, toprağınızın mahsulleri ve sürülerinizin buzağıları ve sürülerinizin kuzuları olacaktır. 

19 İçeri girdiğinizde lanetleneceksiniz ve dışarı çıkarken lanetleneceksiniz. 

20 Rab size, elinizi bıraktığınız her şeye lanet, karışıklık ve azarlama gönderir, yok olana ve onu terk ettiğiniz kötülük yüzünden ani bir harabeye dönüşene kadar. 21 Rab sizi ele geçirmek için girdiğiniz topraklardan yok edinceye kadar sizi hastalıklara boğacak. 22 Rab sizi israf edecek hastalıkla, ateş ve iltihapla, kavurucu sıcağa ve kuraklığa, yanık ve küflenmeye, sizi mahvedene kadar saldıracaktır. 23 Başınızın üstündeki gökyüzü bronz, altındaki demir ise toprak olacak. 24 Rab ülkenizdeki yağmura toza ve toza dönüşecek; yok edilinceye kadar gökten inecek.     

25 Rab, düşmanlarınızdan önce mağlup olmanıza neden olacaktır. Onlara tek bir yönden geleceksiniz, ama yedide onlardan kaçacaksınız ve dünyadaki tüm krallıklara bir dehşet olacaksınız. 26 Karkaslarınız tüm kuşlar ve vahşi hayvanlar için yiyecek olacak ve onları korkutacak kimse olmayacak. 27 Rab sizi Mısır’ın kaynaması ve tümörleri , iltihap yaraları ve tedavi edilemeyeceğiniz kaşıntı ile çekecektir. 28 Rab sizi çılgınlık, körlük ve akıl karışıklığına maruz bırakacaktır. 29 Öğleden sonra, karanlıkta kör bir insan gibi büyüyeceksin. Yaptığın her şeyde başarısız olacaksın; günden güne seni kurtarmak için kimse olmadan, ezilen ve soyulacak.     

30 Bir kadınla evli olacağınıza dair söz verilecek, ancak bir başkası onu alıp tecavüz edecek. Bir ev yapacaksın, ama içinde yaşayamayacaksın. Bağ bağlayacaksınız, ancak meyvesinin tadını çıkarmaya bile başlamayacaksınız. 31 Öküzlerin gözlerinden önce katledilecek, ama hiçbirini yemeyeceksin. Eşek zorla senden alınacak ve iade edilmeyecek. Koyununuz düşmanlarınıza verilecek ve kimse onları kurtarmayacak. 32 Oğullarınız ve kızlarınız başka bir millete verilecek, gözlerini her gün izleyen, bir el kaldırmak için güçsüz bırakacaksınız. 33 Tanımadığınız bir insan toprağınızın ve emeğinizin ürettiği şeyleri yiyecek ve tüm günleriniz için zalim baskıdan başka hiçbir şeye sahip olmayacaksınız. 34 Gördüğünüz manzaralar sizi çılgına çevirecek. 35 Rab, dizlerinizi ve bacaklarınızı, tedavi edilemeyecek, kaynamış ağrılı ayaklarınızdan başınızın üst kısmına kadar yayılacak acı yaraları ile etkileyecektir.      

36 Rab sizi ve üzerinde kurduğunuz kralı, sizin veya atalarınız tarafından bilinmeyen bir millete götürecektir. Orada diğer tanrılara, odun ve taş tanrılarına ibadet edeceksin. 37 Rab’bin sizi yönlendireceği tüm halklar arasında bir korku, bir söz ve bir alay konusu olacaksınız.  

38 Sen edecek saçmak alanda çok tohum ancak çekirgeler bunu yutmaya olacağından, çok az olacak hasat. 39 Üzüm bağları ekecek ve yetiştireceksin, ancak şarap içmeyecek veya üzümleri toplayamayacaksın, çünkü kurtlar onları yer. 40 Ülkenizde zeytin ağaçları olacak, ancak yağı kullanmayacaksınız çünkü zeytinler düşecek. 41 Oğullarınız ve kızlarınız olacak ama onları tutmayacaksınız, çünkü esarete girecekler. 42 Çekirge sürüleri tüm ağaçlarını ve toprağını ekini ele geçirecek.     

43 Aranızda yaşayan yabancılar üstünüzden yükselecek, yükselecek, ancak düşecek ve azalacaksınız. 44 Size borç verecekler, ancak onlara borç vermeyeceksiniz. Onlar kafa olacak, ama sen kuyruk olacaksın.  

45 Bütün bu lanetler size gelecek. Onlar sizi takip edecekler ve yok olana kadar sizi ele geçirecekler, çünkü Rabbinize Tanrı’ya itaat etmediniz ve size verdiği emir ve kararları yerine getirdiniz. 46 Size ve torunlarınıza sonsuza dek bir işaret ve harikası olacaklar. 47 Yüce Tanrı’ya, refah döneminde sevinçle ve sevinçle Tanrı’ya hizmet etmediğiniz için, 48 bu nedenle açlık ve susuzlukta, çıplaklıkta ve yoksullukta Rab’bin size gönderdiği düşmanlara hizmet edeceksiniz. Seni yok edinceye kadar boynuna demir bir boyunduruk sokacak.    

49 Rab, size karşı uzak bir millet, dünyanın uçlarından, talaş sarkan bir kartal gibi, dili anlayamayacağınız bir millet, 50 yaşlıya saygısızlık veya acı vermeden sert görünümlü bir millet getirecek genç. 51 Siz yok edilinceye kadar hayvanlarınızın gençliğini ve arazinizin mahsullerini yiyecektir. Tahıl, yeni şarap veya zeytinyağı ya da sürünüzdeki sürülerinizin veya buzağıların hiçbir buzağı bırakılmaz. 52 Güvendiğiniz yüksek müstahkem duvarlar yıkılıncaya kadar topraklarınızdaki tüm şehirlere kuşatırlar. Tanrı’nın size verdiği Rab toprakları bütün şehirleri kuşatırlar.    

53 Düşmanınızın kuşatma sırasında size zarar vereceği acı yüzünden, rahminin meyvesini, oğlunun ve kızlarının Tanrı’nın size vermiş olduğu Rab’nin meyvesini yiyeceksiniz. 54 İçinizdeki en nazik ve hassas insan bile, kendi kardeşine, sevdiği karısına veya hayatta kalan çocuklarına şefkat göstermeyecek, 55 ve çocuklarından hiçbirine yediği hiçbirine vermeyecektir. Düşmanınızın tüm şehirlerin kuşatması sırasında size vereceği acıdan dolayı geriye kalan tek şey bu olacak. 56 en nazik ona tabanıyla yere dokunmak girişim olmaz-bu yüzden size duyarlı ve nazik aralarında ve duygusal biri ayak-olacak kocası kıskanmak sevdiği ve onu öz oğlu veya kızı 57 rahminde ve gelen plasenta taşıdığı çocuklar. Çünkü onun cüretine ihtiyacı olduğundan, şehirleriniz kuşatması sırasında düşmanın size vereceği acı yüzünden gizlice onları yemeyi düşünüyor.     

58 Bu kitapta yazılı olan bu kanunun bütün sözlerini dikkatlice takip etmezseniz ve bu görkemli ve müthiş isme değinmezseniz – Tanrı’nın Efendisi – 59 Tanrı , sizin ve torunlarınız için korkunç vebalar gönderecek, sert ve uzun süreli felaketler ve ağır ve kalıcı hastalıklar. 60 Size düşlediğiniz tüm Mısır hastalıklarını getirecek ve size yapışacaklar. 61 Rab ayrıca, bu Kanun Kitabı’nda kaydedilmemiş her türlü hastalık ve felaketi siz yok edene kadar size getirecektir. 62 Gökyüzündeki yıldızlar kadar saygın olan sizler sayısız kalacaksınız, çünkü Rabbinize Tanrı’ya itaat etmediniz. 63 Rab’bin sizi gelişip büyümesine sevinmesi ve sayıca artması, böylece sizi mahvetmesi ve yok etmesini sağlayacaktır. Sahip olduğun ülkeden söküleceksin.      

64 Öyleyse, Rab sizi dünyanın bir ucundan diğerine, bütün ulusların arasına saçacaktır. Orada, diğer tanrılara, ne sizin ne de atalarınızın bilmediği ahşap ve taş tanrılarına ibadet edeceksiniz. 65 Bu milletler arasında, hiçbir dayanağı, ayağınızın tabanı için dinlenme yeri bulamayacaksınız. Orada Rab size endişeli bir zihin verecek, özlemden bıkmış gözler ve umutsuz bir yürek verecektir. 66 Gece ve gündüz dehşet dolu, hayatınızdan asla emin olamadığınız, sürekli bir şekilde yaşayacaksınız. 67 Sabahları “Sadece akşam olsaydı!” Ve akşamları “Sadece sabah olsaydı!” Diyeceksiniz – kalbinizi dolduracak terör ve gözlerinizin göreceği manzaralar yüzünden. 68 Rab sizi bir daha asla yapmamanız gerektiğini söylediğim bir yolculuğa geri gönderir. Orada düşmanlarına erkek ve dişi köleler olarak satılmayı teklif edeceksin, ama kimse seni satın almayacak.     

Sözleşmenin Yenilenmesi

29 Bunlar, Rab’bin Musa’ya Moab’taki İsraillilerle birlikte yapmaları için Horeb’de yapmış oldukları sözleşmeye ek olarak verdiği emirin şartlarıdır . 

Musa bütün İsraillileri çağırdı ve onlara şöyle dedi: 

Gözleriniz, Rab’bin Mısır’da Firavun’a, tüm yetkililerine ve tüm topraklarına yaptıklarını gördü. Kendi gözlerinizle, bu harika denemeleri, bu işaretleri ve harikaları gördünüz. Fakat bu güne kadar Rab size anlayan veya gören, duyan kulakları anlayan bir göz vermedi. Yine de, “Kırk yıl boyunca sizi vahşi doğada yönlendirdiğim, elbiselerin yıpranmadığını ve ayağınızın altındaki sandaletleri giymediğini söylüyor. Ekmek yemediniz ve hiç şarap veya başka fermente içecek içmediniz. Bunu ben yaptım, böylece sizin Tanrınız Rabbim olduğumu bileceksiniz. ”    

Burası ulaştığında, Sihon kralı Sihonun ve Og Başan kralı bize karşı savaşmak için dışarı çıktı, ama biz onları yendi. Topraklarını aldık ve onu Reubenites’e , Gadites’e ve Manasseh’in yarı kabilesine miras olarak verdik .  

Bu sözleşmenin şartlarını dikkatlice takip edin, böylece yaptığınız her işte başarılı olabilirsiniz. 10 Bugün hepiniz Rabbinizin Tanrının huzurunda duruyorsunuz – liderleriniz ve baş adamlarınız, büyükleriniz ve yetkilileriniz ve İsrail’in diğer tüm adamları, 11 çocuklarınız, eşleriniz ve birlikte yaşayan yabancılar ile odunu doğrayan ve suyunu taşıyan kamplar. 12 Rabbinizle bir antlaşmaya girmek için burada duruyorsunuz, Rab’bin bu gün sizinle birlikte yaptığı bir antlaşma ve 13 , bu gün sizi kendi halkınız olarak onayladığınızı teyit etmek için bir yeminle mühürlenerek . sana söz verdiği gibi ve babalarına yemin ederken, İbrahim, İshak ve Yakup. 14 Ben sadece seninle, onun yemin ile bu antlaşma yapıyorum 15 Rab bizim Tanrı’nın huzurunda değil, aynı zamanda bugün burada olmayanlar ile bugün burada bizimle birlikte ayaktadır.       

16 Mısır’da nasıl yaşadığımızı ve buraya giderken ülkeleri nasıl geçtiğimizi kendiniz biliyorsunuz. 17 Aralarında, algılanabilir görüntülerini, ahşap ve taş putları, gümüş ve altından gördünüz. 18 Yüreğiniz Rabbimizden uzaklaşan ve o ulusların tanrılarına ibadet edecek, bugün aranızda hiçbir erkek veya kadın, klan veya kabilesi olmadığından emin olun; aranızda acı bir zehir üreten kök bulunmadığından emin olun.   

19 Böyle bir kişi bu yemin sözlerini duyunca ve “kendi yoluma devam etsem bile güvende olacağım” diye düşünerek kendileri için bir lütuf çağrısında bulunduğunda, sulanan topraklarda olduğu gibi felaket getireceklerdir. kuru. 20 Rab onları affetmeye asla istekli olmayacaktır; gazabı ve coşkusu onlara karşı yanacak. Bu kitapta yazılı tüm lanetler üzerlerine düşecek ve Rab isimlerini cennetten silecektir. 21 Rab, onları bu Kanun Kitabı’nda yazılı antlaşmanın lanetlerine göre, İsrail’in tüm kabilelerinden felaket için ayırır.   

22 Gelecek nesillerde sizi takip eden çocuklarınız ve uzak diyarlardan gelen yabancılar, toprağa düşen felaketleri ve Rab’bin onu etkilediği hastalıkları görecektir. 23 Bütün toprak yanan bir tuz ve kükürt atığı olacak – ekilmemiş, filizlenmemiş, üzerinde bitki örtüsü yok. Rab, şiddetli bir öfkeyle deviren Sodom ve Gomorrah, Admah ve Zeboyim’in yıkımı gibi olacak . 24 Bütün milletler şunu soracak: “Rab bunu neden bu topraklara yaptı? Neden bu şiddetli, öfke yakıcı? ”   

25 Cevap şöyle olacaktır: “Çünkü bu insanlar Rab’nin sözleşmesini, atalarının tanrısı, Mısır’ı getirdiğinde onlarla yaptığı sözleşmeyi terk ettiler. 26 Gittiler, diğer tanrılara taptılar ve onlara eğildiler, tanımadıkları tanrılar, onlara vermemiş olan tanrılarla eğildiler. 27 Bu nedenle Rab’bin öfkesi bu topraklara yaktı, böylece kitabın üzerine yazılmış bütün lanetleri getirdi. 28 Öfkeli öfkeyle ve büyük öfkeyle, Rab onları topraklarından söktü ve şimdi olduğu gibi başka bir ülkeye soktu. ”    

29 Gizli olan şeyler Rabbimiz Tanrı’ya aittir, ancak ortaya çıkan şeyler sonsuza dek bize ve çocuklarımıza aittir, bu kanunun tüm sözlerini takip edebiliriz. 

Rabbe döndükten sonra refah

30 Size gelmeden önce belirttiğim tüm bu nimetler ve küfürler size geldiğinde, onları Tanrınızın sizi milletler arasında dağıttığı her yere götürediğinizde, ve çocuklarınız Rab’be döndüğünde ve tüm bunlara itaat ettiklerinde Kalbiniz ve tüm ruhunuzla bugün size emrettiğim her şeye göre, sonra Rabbiniz Tanrınız servetlerinizi geri getirecek ve size merhamet gösterecek ve sizi dağdığı tüm uluslardan tekrar toplayacaktır. Göklerin altındaki en uzak ülkeye sürülseniz bile, oradan Rabbiniz sizi toplar ve geri getirir. Seni atalarına ait olan ülkeye getirecek, sen de onu ele geçireceksin. Seni atalarından daha müreffeh ve sayısız yapacak. Tanrınız, Rabbiniz kalbinizi ve torununuzun kalbini kuşatır, böylece onu tüm kalbinizle ve tüm ruhunuzla sevebilir ve yaşayabilirsiniz. Rabbiniz Rab’bin bütün bu küfürleri sizden nefret eden ve zulmeden alan düşmanlarınıza koyacaktır. Yine Rabbe itaat edecek ve bugün size vereceğim bütün emirlerini yerine getireceksiniz. Sonra Rabbiniz Tanrınız sizi ellerinizin tüm çalışmalarında ve rahminizin meyvesinde, hayvanlarınızın gençliğinde ve topraklarınızın mahsulünde en müreffeh hale getirecektir. Rab sizi Tanrı’ya tekrar sevindirecek ve atalarınızdan memnun olduğu gibi müreffeh hale getirecektir, 10 Eğer Rab’be Tanrı’ya itaat edersen ve bu Kanun Kitabında yazılı olan emirlerini ve kararlarını saklarsan ve Rab’bin Rabbine dönersen Tüm kalbinle ve tüm ruhunla.          

Yaşam veya Ölüm Teklifi

11 Bugün size emrettiğim şey sizin için veya ulaşamayacağın ötesinde zor değil. 12 Cennette değil, “Sormak için cennete yükselecek ve bize ilan edecek, böylece ona itaat edebilmemiz için şunu söyleyeceksin. ” 13 Denizin ötesinde değil, sormak zorundasın. “Onu almak için denizi kim geçecek ve bize bildirecek, böylece ona itaat etmeliyiz?” 14 Hayır, kelime size çok yakın; ağzınızda ve kalbinizde olduğundan itaat edebilirsiniz.    

15 Bakın, bugün önünüzde hayat ve refah, ölüm ve yıkım. 16 Bugün size Tanrı’nın Rabbini sevmeniz, ona itaat etmek ve emirlerini, kararnamelerini ve yasalarını sürdürmesini emretmek; o zaman yaşayacaksın ve artacaksın, ve Rabbin, sahip olduğun topraklarda seni korusun.  

17 Kalbiniz dönüp, itaatkâr değilseniz ve diğer tanrılara boyun eğip onları ibadet etmek için çekilirseniz, 18 Bugün size kesinlikle yok edileceğinizi beyan ederim. Ürdün’ü geçmek ve sahip olmak için geçtiğiniz topraklarda uzun süre yaşayamazsınız.  

19 Bu gün gökleri ve yeri, size yaşam ve ölüm, nimetler ve küfürler öncesinde belirlemiş olduğum aleyhinize tanık olarak diyorum . Şimdi yaşamı seçin, böylece siz ve çocuklarınız 20 yaşayabilir ve Rabbinizi sevebilir, sesini dinleyebilir ve onun için hızlıca tutabilirsiniz. Çünkü Rab sizin hayatınızdır ve babalarınıza, İbrahim’e, İshak’a ve Yakup’a vermeye yemin ettiği topraklarda size uzun yıllar verecek.  

Yuşa Musa’yı Başarılı Edecek

31 Sonra Musa dışarı çıktı ve şu sözleri İsrail ile konuştu: “Artık yüz yirmi yaşındayım ve artık size önderlik edemiyorum. Rab bana “Ürdün’ü geçmeyeceksin” dedi. Rabbiniz Tanrı’nın kendisi sizden önünüze geçecektir. Sizden önce bu ulusları yok edecek ve siz onların topraklarına sahip olacaksınız. Rab’bin dediği gibi Joshua, önünüzden karşıya geçecek. Rab onlara , topraklarıyla birlikte tahrip ettiği Amorluların kralları Sihon ve Og’a yaptıklarını yapacak . Rab onları size teslim edecek ve size emrettiğim her şeyi yapmalısınız. Güçlü ve cesur olun. Onlar için korkma ya da dehşete düşme, çünkü Tanrı seninle birlikte gelir. seni asla terketmeyecek, terketmeyecek. ”      

Sonra Musa, Yuşa’yı çağırdı ve ona tüm İsrail’in huzurunda dedi ki, “Güçlü ve cesur olun, çünkü bu insanlarla Rab’bin atalarını vermeleri için yemin ettikleri topraklara gitmelisiniz ve onları aralarında bölmelisiniz. miras olarak. Rab kendinin önünde gider ve sizinle birlikte olacaktır. seni asla terketmeyecek, terketmeyecek. Korkma; cesaretini kırma. ”  

Kamu Hukuku Okuma

Böylece Musa bu kanunu yazdı ve onu Rab’bin sözleşmesinin sandıklarını taşıyan İslâmî rahiplere ve İsrail’in tüm büyüklerine verdi. 10 Sonra Musa onlara şöyle emretti: “Yedi yılın sonunda, borçları iptal etme yılı içinde, Tabernacles Festivali sırasında, tüm İsrail’in seçeceği yerde Tanrı’nın Rabbinin önüne gelmesi için 11’in tamamını okuduğunuzda, okuyacaksınız. Bu yasa onların önünde onların duruşmasında. 12 İnsanları, erkekleri, kadınları ve çocukları ve kasabalarınızda yaşayan yabancıları bir araya getirin, böylece Rabbinizden korkup korkmayı dinleyebilir ve öğrenebilir ve bu kanunun tüm sözlerini dikkatlice takip edebilirler. 13 Bu kanunu bilmeyen çocukları, duymak ve Ürdün’e sahip olmak için geçtiğiniz topraklarda yaşadığınız sürece Rabbinizden korkmayı öğrenmelidir. ”     

İsrail’in İsyanı Tahmini

14 Rab Musa’ya şöyle dedi: “Şimdi ölümün günü yaklaştı. Joshua’yı ara ve kendini, onu görevlendireceğim toplantı çadırında sun. ”Böylece Musa ve Joshua, toplantı çadırında geldiler. 

15 Sonra Rab çadırda bir bulut sütununda belirdi ve bulut çadırın girişinde durdu. 16 Ve Rab Musa’ya şöyle dedi: “Atalarınızla birlikte dinleneceksiniz ve bu insanlar yakında girdikleri toprakların yabancı tanrılarına fahişe edecekler. Beni terk edecekler ve onlarla yaptığım antlaşmayı kıracaklar. 17 O gün onlara kızacağım ve onları terk edeceğim; Yüzümü onlardan gizleyeceğim ve onlar yok edilecek. Pek çok felaket ve felaket onlara karşı gelecek ve o gün, “Bu felaketler bize gelmedi, çünkü Tanrımız bizimle değil mi?” Diye soracaklar. 18 O gün yüzümü, diğer tanrılara yönelme konusundaki kötülüklerinden dolayı kesinlikle gizleyeceğim.    

19 “Şimdi bu şarkıyı yaz ve İsraillilere öğret ve şarkı söylemelerini sağla, böylece benim için onlara karşı bir tanık olabilir. 20 Onları süt ve bal ile akan toprağa getirdiğimde, atalarına yemin ettiğim topraklar, onların dolgusunu yerken ve gelişirken, diğer tanrılara dönüp ibadet eder, beni reddeder ve sözleşmemi kırarlar. . 21 Onlara birçok felaket ve felaket geldiğinde, bu şarkı onlara karşı tanıklık edecek, çünkü onların torunları tarafından unutulmayacak. Ne yapacaklarını biliyorum, onları ülkeye getirmeden önce bile, onlara yeminli söz verdim. ” 22 Böylece Musa bu şarkıyı o gün yazdı ve İsraillilere öğretti.    

23 Rab, Rahibe’nin oğlu Joshua’ya bu emri verdi: “Güçlü ve cesur olun, çünkü İsraillileri yemin edeceğime söz verdiğim topraklara getireceksiniz, ve ben de seninleyim.” 

24 Musa bir kitapta bu yasanın sözlerini baştan sona yazmayı bitirdikten sonra, 25 bu emri Rab’bin sözleşmesinin gemisini taşıyan Levililere verdi: 26 “Bu Hukuk Kitabını al ve yanına koy. Rab’bin sözleşmesinin Tanrısı. Orada size karşı bir tanık olarak kalacaktır. 27 Ne kadar asi ve sert boynuzlu olduğunuzu biliyorum. Ben hala hayattayken Rab’be karşı isyan ettiyseniz ve sizinle birlikte iseniz, öldükten sonra ne kadar isyan edeceksiniz! 28 Benden önce tüm kabilelerinin büyüklerini ve tüm yetkililerini topla, böylece bu sözleri işitmelerinde konuşabiliyorum ve onlara karşı tanıklık etmek için gökleri ve dünyayı çağırabilirim. 29 Ölümümden sonra, tamamen yozlaşmış olacağınızdan ve size emrettiğim şekilde döndüğünüzden eminim. Gelecek günlerde, felaket üzerinize düşecek, çünkü siz Rab’bin gözünde kötülük yapacaksınız ve öfkenizi ellerinizle uyandıracaksınız. ”      

5 Şimdi İsa kalabalığı gördüğünde dağın tepesine çıktı ve oturdu. Öğrencileri ona geldi, ve onlara öğretmeye başladı.  

Beatitudes

Dedi ki:

“Kutsanmış olanlar ruhu olan yoksullar, çünkü onların cenneti krallığıdır.

 Kutsanmış olanlar yas tutanlardır, çünkü onlar rahatlarlar.

 Kutsanmış olanlar toprağa miras verecekler;

 Kutsanmış olanlar, doldurulacakları için doğruluk için aç ve susuzluk duyanlardır . 

Kutsanmış olan merhametlidir, çünkü merhamet gösterilecektir.

 Kutsanmış olanlar kalpte saftır, çünkü Tanrı’yı ​​görecekler.

 Kutsanmış barış güçleridir, çünkü Tanrı’nın çocukları olarak adlandırılacaklar. 

10 Kutsanmış olanlar doğruluk nedeniyle zulüm görenlerdir, çünkü onlarınki cennetin krallığıdır. 
 
       
11 “İnsanlar sana hakaret ettiğinde, sana zulmettiğinde ve yalan söylediğinde, benim yüzümden sana karşı her türlü kötülüğü yalan söylüyorsun. 12 Sevinin ve sevin, çünkü cennetteki ödülün çok güzel, çünkü aynı şekilde senden önce olan peygamberlere zulmettiler.  

Tuz ve Işık

13 “Sen dünyanın tuzu. Fakat eğer tuz tuzluluğunu kaybederse, nasıl tekrar tuzlu hale getirilebilir? Artık atılmak ve ayak altından atılmak dışında hiçbir şey için iyi değildir. 

14 “Siz dünyanın ışığısınız. Bir tepe üzerine inşa edilmiş bir şehir gizlenemez. 15 İnsanlar da bir lambayı yakıp bir kabın altına koymazlar. Bunun yerine, ayağa kalkarlar ve evdeki herkese ışık verir. 16 Aynı şekilde, ışığınızın diğerlerinden önce parlamasını sağlayın, iyi işlerinizi görebilir ve Babanızı cennette yüceltebilirler.   

Karşılama Kanununun

17 “Yasayı veya Peygamberleri kaldırmaya geldiğimi sanmıyorum; Onları ortadan kaldırmaya değil, onları yerine getirmeye geldim . 18 Gerçekten, size cennet ve dünya kaybolana kadar, en küçük harf değil, bir kalemin en az vuruşuyla değil, hiçbir şekilde Kanun’dan her şey tamamlanana kadar kaybolacağını söylüyorum. 19 Bu nedenle, bu emirlerden en az birini bir kenara koyan ve buna göre başkalarını öğreten herkes en azından cennetin krallığında çağrılır, ancak bu emirleri uygulayan ve öğreten herkes cennetin krallığında büyük olarak adlandırılır. 20 Size, dürüstlüğünüz Ferdilerin ve kanun öğretmenlerininkileri geçmediği sürece, kesinlikle cennetin krallığına girmeyeceksiniz.    

Cinayet

21 “Uzun zaman önce insanlara söylendiğini duydunuz,“ Cinayet etmeyeceksiniz ve cinayet işleyen herkes yargılanacak. ” 22 Ama sana bir kardeşine öfkelenen ya da kimseye söyleme kardeşinizbunda yargılanacaktır. Yine, bir erkek veya kız kardeşi “ Raca ” diyen herkes mahkemeye cevap verebilir. Ve ‘Aptal!’ Diyen herkes cehennem ateşi tehlikesinde olacak.  

23 “Bu nedenle, hediyeni sunakta sunuyorsan ve kardeşinin sana karşı bir şeyi olduğunu hatırlıyorsan, 24 hediyeni sunağın önünde bırak. İlk önce git ve onlarla uzlaş; o zaman gel de hediyeni ver.  

25 “Yerleşmek, sizi mahkemeye götüren muhalifinizle hızlı bir şekilde ilgilenir. Hala yolda iken ya da düşmanınız sizi yargıcınıza devredebilir ve yargıç sizi memura devredebilir ve hapishaneye atılabilir. 26 Gerçekten, size son kuruşunu ödeyene kadar çıkamayacağınızı söylüyorum.  

Zina

27 “Zina etmeyeceksin” dediğini duydunuz. 28 Ama size kadınlara şehvetli bir şekilde bakan herkesin onunla birlikte zina ettiğini zaten söylüyorum. 29 Sağ gözünüz sizi yanıltmanıza neden oluyorsa, oyulup çıkarın ve atın. Vücudunuzun bir bölümünü kaybetmeniz, tüm vücudunuzun cehenneme atılmasından daha iyidir. 30 Sağ eliniz sizi yanıltmanıza neden oluyorsa, kesin ve atın. Vücudunuzun bir bölümünü kaybetmeniz, tüm vücudunuzun cehenneme girmesinden daha iyidir.    

Boşanma

31 “Eşi boşananlar ona boşanma belgesi vermek zorunda” dedi. 32 Size, cinsel ahlaksızlık dışında karısını boşayan herkesin, zina kurbanı yaptığını ve boşanmış bir kadınla evlenen birinin zina ettiğini söylemiştim.  

yeminler

33 “Yine, uzun zaman önce insanlara söylendiğini duydunuz,“ Yemin etmeyin , Rab’be verdiğiniz yeminleri yerine getirin . ” 34 Size söylüyorum, hiç yemin etmeyin: cennete göre, çünkü Tanrı’nın tahtı; 35 ya da yeryüzü, çünkü onun ayağı; ya da Yeruşalim tarafından, çünkü bu Büyük Kralın şehridir. 36 Kafanızın üstüne yemin etmeyin, çünkü bir saçınızı bile beyaz veya siyah yapamazsınız. 37 Söylemeniz gereken tek şey sadece ‘Evet’ veya ‘Hayır’; Bunun ötesinde bir şey kötülükten gelir.     

Göze göz

38 “Göze göz ve dişe diş” olduğunu duydunuz. 39 Size söylüyorum, kötü bir kişiye direnmeyin. Herhangi biri sizi sağ yanağına tokatlarsa, diğer yanakları da çevirin. 40 Biri sizi dava etmek ve gömleğinizi almak isterse, paltonuzu da verin. 41 Eğer biri sizi bir mil gitmeye zorlarsa, iki mil ile gidin. 42 Sizi soran kişiye verin ve sizden ödünç almak isteyen kişiden uzaklaşmayın.     

Düşmanlara Aşk

43 “Sen, denildiğini duydunuz ‘Aşk var komşu düşmanından nefret.’ 44 Ama sana söylüyorum, düşmanlarını sev ve sana zulmetenler için dua et, 45 Cennetteki Babanın çocukları olabilirsin. Güneşinin kötülük ve iyilik üzerine yükselmesine neden olur ve doğru ve dürüst olmayanlara yağmur gönderir. 46 Seni sevenleri seviyorsan, ne alacaksın? Vergi tahsildarları bile yapmıyor mu? 47 Yalnızca kendi insanlarını selamlarsan, diğerlerinden daha ne yapıyorsun? Bunu paganlar bile yapmaz mı? 48 Cennetteki Babanız mükemmel olduğu için mükemmel olun.      

Yoksulluğa verilmesi

6 “Doğruluğunu, başkalarının önünde görmeleri için uygulamamaya dikkat et. Öyle yaparsan, cennetteki Babanın ödülünü almayacaksın. 

“İhtiyacı olanlara verdiğinizde, ikiyüzlülerin sinagoglarda ve sokaklarda başkaları tarafından onurlandırılması için yaptığı gibi, bunu trompetlerle duyurmayın . Gerçekten size söylüyorum, ödüllerini tam olarak aldılar. Ancak ihtiyaç sahiplerine verdiğinizde, sol elinizin sağ elinizin ne yaptığını bilmesine izin vermeyin, veriniz gizli olsun. O zaman gizlice yapılanları gören Baban seni ödüllendirir.   

namaz

“Dua ederken, ikiyüzlüler gibi olmayın, çünkü onlar sinagoglarda ve başkaları tarafından görülmesi gereken sokak köşelerinde durmayı dua ediyorlar. Gerçekten size söylüyorum, ödüllerini tam olarak aldılar. Fakat dua ederken odana git, kapıyı kapat ve görünmeyen babana dua et. O zaman gizlice yapılanları gören Baban seni ödüllendirir. Dua ettiğinizde, putperestler gibi gevezelik etmeye devam etmeyin, çünkü pek çok kelime yüzünden duyulacaklarını düşünüyorlar. Onlara benzemeyin, çünkü Babanız ona sormadan önce neye ihtiyacınız olduğunu bilir.    

“Öyleyse bu nasıl dua etmelisin: 

“’Cennetteki Babamız
, adınız,
10 krallığınız gelir, işiniz bitecek, cennetteki gibi.

 11 Bugün bize günlük ekmeğimizi ver. 

12 Ve biz borçlarımızı bağışladığımız gibi borçlarımızı da bağışlayın. 

13 Bizi baştan çıkarmaya değil, şeytandan kurtar. ‘ 

     

14 Çünkü, diğer insanları size karşı günah işlediklerinde affederseniz, cennetteki Babanız sizi de affeder. 

15 Ama başkalarının günahlarını affetmezseniz, Babanız günahlarınızı affetmeyecektir.  

oruç

16 “Oruç tuttuğun zaman , ikiyüzlülerin yaptığı gibi kasvetli görünme , çünkü başkalarına oruç tuttuklarını göstermek için yüzlerini değiştirdiler. Gerçekten size söylüyorum, ödüllerini tam olarak aldılar. 17 Ama oruç tuttuğun zaman, kafana yağ koy ve yüzünü yıka, 18 , oruç tuttuğun diğer insanlar için açıkça görülmeyecek, ama sadece görünmeyen Baban için; ve gizlice yapılanları gören Babanız sizi ödüllendirecek.   

Cennet Hazineleri

19 “Kendin için hazineleri sakla, güvelerin ve haşaratların yok olduğu, hırsızların parçalandığı ve çaldığı yerler. 20 Ancak cennetteki hazineleri, güvelerin ve haşaratların yok etmediği ve hırsızların girip çalmadığı hazineleri saklayın. 21 Hazinenizin olduğu yerde, kalbiniz de orada olacak.   

22 “Göz vücudun lambası. Gözlerin sağlıklıysa, tüm vücudun ışıkla dolu olacak. 23 Ama gözlerin sağlıksızsa, tüm vücudun karanlıkla dolu olacak. Öyleyse, içinizdeki ışık karanlıksa, bu karanlık ne kadar büyük!  

24 “Hiç kimse iki ustaya hizmet edemez. Ya birinden nefret edeceksin, diğerini seveceksin, ya da birine adayacaksın ve diğerini küçümseyeceksin. Hem Tanrı’ya hem de paraya hizmet edemezsiniz. 

Endişelenme

25 “Bu yüzden sana söylüyorum, hayatın için endişelenme, ne yiyip içeceksin; ya da vücudun hakkında ne giyeceksin. Yaşam gıdadan, beden ise kıyafetlerden daha fazla değil midir? 26 Havadaki kuşlara bakın; ahırlarda ekmiyorlar, biçmiyorlar ya da depolamıyorlar, ancak cennetteki Babanız onları besliyor. Sen onlardan daha değerli değil misin? 27 Biriniz endişelenerek hayatınıza bir saat daha ekleyebilir mi?   

28 “Neden kıyafetler hakkında endişeleniyorsun? Tarla çiçeklerinin nasıl büyüdüğünü görün. Onlar emek ya da sıkma yapmazlar . 29 Yine de size, bütün ihtişamında Solomon’un bile bunlardan biri gibi giyinmediğini söylüyorum. 30 Tanrı bugün ve yarın ateşe atılan tarlanın çimlerini böyle giydirirse, sizi daha fazla giydirmez mi – sizi küçük bir inançla? 31 ‘Endişelenelim mi?’ Diyerek endişelenmeyin. ya da ‘Ne içelim?’ veya ‘Ne giyelim?’ 32 Çünkü tüm bu şeylerin peşinde koşan putperestler ve cennetteki Baban onlara ihtiyacın olduğunu biliyor. 33 Ama önce onun krallığını ve doğruluğunu araştırın; tüm bunlar size de verilecektir. 34 Bu nedenle yarın için endişelenmeyin, çünkü yarın kendisi için endişelenecektir. Her gün kendi başına yeterince sorun yaşıyor.       

Diğerlerini Yargılamak

7 “Yargılama, yoksa yargılanacaksın. Çünkü başkalarını yargıladığın gibi, yargılanacaksın ve kullandığın önlemle senin için ölçülecek.  

“Neden kardeşinin gözündeki talaş lekesine bakıyor ve kendi gözündeki tahtaya hiç dikkat etmiyorsun? Kardeşinize, “Gözünüzdeki lekeyi çıkarmama izin verin” diyerek, kendi gözünüzde her zaman bir tahta olduğunu nasıl söyleyebilirsiniz? Sen ikiyüzlü, önce kendi gözündeki tahta out almak ve o zaman kardeşinin gözündeki çöpü çıkarmak için daha iyi görürsün.   

“Köpeklere kutsal olanları vermeyin; İncileri domuzlara atma. Bunu yaparsanız, onları ayaklarının altından geçirebilirler ve sizi parçalara ayırabilirler. 

Sor, ara, vur

“Sor ve sana verilecek; ara ve bulacaksın; kapıyı çalın ve kapı size açılacaktır. İsteyen herkes için; arayanları bulur; ve kapıyı çalacak kapıyı açacak.  

“Hanginiz, oğlunuz ekmek isterse ona bir taş verir? 10 Ya da balık isterse ona yılan verir mi? 11 Siz, o zaman, kötü olsanız da, çocuğunuza nasıl iyi hediyeler vereceğinizi bilirseniz, cennetteki Babanız, ona soranlara iyi hediyeler verecektir! 12 Böylece, her şeyde, size yapmalarını istediğiniz şeyi başkalarına yapın, çünkü bu Kanun ve Peygamberleri özetler.    

Dar ve Geniş Kapılar

13 “Dar geçitten gir. Geniş, geçit ve geniş, yıkıma yol açan yol ve çoğu da içinden geçiyor. 14 Ancak küçük olan kapıdır ve hayata neden olan yolu daraltır ve sadece birkaçı onu bulur.  

Doğru ve Yanlış Peygamberler

15 “Sahte peygamberlere dikkat edin. Koyun kılığına girmişler, ama içe doğru vahşi kurtlar. 16 Meyvelerinden onları tanıyacaksınız. İnsanlar, dikenlerden üzüm mü alıyor, yoksa dikenlerdeki incir mi? 17 Benzer şekilde, her iyi ağaç iyi meyve verir, fakat kötü bir ağaç kötü meyve verir. 18 İyi bir ağaç kötü meyve veremez ve kötü bir ağaç iyi meyve veremez. 19 İyi meyve vermeyen her ağaç kesilir ve ateşe atılır. 20 Böylece meyvelerini tanıyacaksınız.      

Doğru ve Yanlış Öğrenci

21 “Bana, ‘Efendimiz, Efendimiz’ diyen herkes cennetin krallığına girmeyecek, yalnızca cennetteki Babamın iradesini yapan kişi girecek. 22 Birçoğu bana o gün diyecek, ‘Lord, Rab, sizin adınıza ve adınıza kehanet etmedik mi? 23 Onlara açıkça söyleyeceğim: ‘Seni asla tanımadım. Benden uzak, kötüler! ‘   

Bilge ve Aptal Üreticileri

24 “Bu yüzden bu sözleri duyan ve bunları hayata geçiren herkes, evini kayanın üzerine inşa eden akıllı bir adam gibidir. 25 Yağmur yağdı, akarsular yükseldi ve rüzgarlar esti ve o eve çarptı; Yine de düşmedi, çünkü kayanın üzerine temeli vardı . 26 Ancak bu sözleri duyan ve uygulamaya koymayan herkes, evini kum üzerine inşa eden aptal bir adam gibidir. 27 Yağmur yağdı, akarsular yükseldi ve rüzgarlar esti ve o eve çarptı ve büyük bir çarpışma ile düştü. ”    

28 İsa bunları söylemeyi bitirdiğinde, kalabalıklar öğretilerine şaşırdı, 29 çünkü hukuk öğretmenleri olarak değil otoriteye sahip biri olarak öğretti.  

Rab Musa ve Aaron’a şöyle dedi: “Bu, Rab’bin emrettiği kanunun bir gereğidir: İsraillilere, size kusur veya leke olmadan kırmızı bir düve getirmelerini ve hiçbir zaman boyunduruk altına girmemelerini söyleyin. 3 Rahibi Eleazar’a ver; kampın dışına götürülüp varlığında katledilecek. 4 Sonra rahip Eleazar, kanının bir kısmını parmağına götürmek ve toplantı çadırının önüne doğru yedi kez serpin. 5 O izlerken, düve yakılmalıdır – onun derisi, eti, kanı ve bağırsakları. 6 Papaz, sedir ağacı, hyssop ve kırmızı yün almak ve onları yanan düvelerin üstüne atmaktır. 7 Bundan sonra, rahip elbiselerini yıkamalı ve suyla yıkanmalıdır. Daha sonra kampa gelebilir, ancak akşama kadar törenle kirli olacak. 8 Onu yakan adamın giysilerini yıkaması ve suyla yıkanması gerekir, o da akşama kadar kirli olacaktır.
9 “Temiz bir adam, düdüğün küllerini toplar ve onları kamp dışında törenle temiz bir yere koyar. İsrailliler topluluğu tarafından temizleme suyunda kullanılmak üzere tutulacaklar; günahtan arınma için. 10 Düdüğün küllerini toplayan adam da giysilerini yıkamak zorundadır ve akşama kadar kirli olacaktır. Bu, hem İsrailliler hem de aralarında yaşayan yabancılar için kalıcı bir kural olacaktır.
11 “Bir insan cesedine dokunan kişi yedi gün boyunca kirli olacaktır. 12 Üçüncü günde ve yedinci günde kendilerini suyla temizlemeliler; o zaman temiz olacaklar. Ancak, üçüncü ve yedinci günlerde kendilerini arındırmazlarsa, temiz olmayacaklar. 13 Bir insan cesedine dokunduktan sonra kendilerini temizleyemezlerse, Rab’bin teğetini kirletirler. İsrail’den kesilmeleri gerekiyor. Temizlik suyunun üzerine su serpmediğinden, temiz değildirler; açıklıksızlık onlar üzerinde kalır.
14 “Çadırda bir kişi öldüğünde uygulanan yasa budur: Çadırlara giren herkes ve içinde olan herkes yedi gün boyunca kirli olacak, 15 ve kapaksız tutturulmuş her açık konteyner kirli olacaktır.
16 “Kılıçla öldürülen birine ya da doğal bir ölümle ölen birine dokunan ya da bir insan kemiğine ya da mezara dokunan herkes yedi gün boyunca kirli olacaktır.
17 “Kirli olmayan kişi için, yanan arıtma işleminden çıkan bazı külleri bir kavanoza koyun ve üzerine taze su dökün. 18 Törenle temiz olan bir adam, biraz çörek otu almak, suya daldırmak ve çadırı ve tüm eşyaları ve orada bulunanları serpin. Ayrıca bir insan kemiğine, bir mezara dokunan veya öldürülen veya doğal bir ölümle ölmüş olan herhangi birisine serpinti. 19 Temiz olan kişi, üçüncü ve yedinci günlerde kirli olanları serpmek, yedinci günde ise onları arındıracaktır. Temizlenenler çamaşırlarını yıkamalı ve suyla yıkamalı ve o akşam temiz olacaklar. 20 Ama eğer kirli olmayanlar kendilerini arındırmazlarsa, Rabbin kutsal alanını kirlettikleri için topluluktan kesilmeleri gerekir. Temizleme suyu üzerlerine serpilmemiştir ve temiz değildir. 21 Bu onlar için kalıcı bir karardır.
“Temizleme suyunu serpen adam da kıyafetlerini yıkamak zorundadır ve temizlik suyuna dokunan herkes akşama kadar kirli olacaktır. 22 Temiz olmayan bir insanın dokunduğu her şey kirli hale gelir ve dokunan herhangi biri akşama kadar kirli olur. ”

Ve Musa’nın halkına söylediklerini hatırlayın: “Tanrı, bir düveyi feda ettiğinize emrediyor.”
Dediler ki: “Rab’bin adına Beseech bize neyin (düve) olduğunu açıkça söylemek için!” Dedi. “Diyor: Düve ne yaşlı, ne de genç olmalı, orta yaşta olmalıdır. Şimdi emredilenleri yapın! ”
Dediler ki: “Efendimiz adına bize yalvarması için Rab’bin adına rengini.” Dedi. “Dedi ki: Fawn tonlu, saf ve ton bakımından zengin, taraftarların hayranlığı!”
Dediler ki: “Rabbimiz adına bize ne olduğu konusunda açıklık getirmek için Rabbimiz’i kuşatın: Bizim için hepimiz düveleriz: Tanrı isterse, gerçekten rehberlik diliyoruz.” Dediler.
Dedi ki: “Diyor: Toprağa veya su alanına kadar eğitim görmemiş bir düve; Ses ve leke olmadan. ”Dediler ki:“ Şimdi gerçeği getirdin. ”Sonra ona fedakarlıkta bulundular, ama iyi niyetle değil.
Unutma ki bir adamı savurdun ve kendi aralarında suçla ilgili bir anlaşmazlığa düştün: Ama Tanrı sakladığın şeyi getirecekti.
Biz de şöyle demiştik: “(bedene) bir parça (topak) ile vur.” Böylece Tanrı ölüleri canlandırır ve size gösterir.

Rab, Harun’a yaklaşırken ölen Harun’un iki oğlunun ölümünden sonra Musa ile konuştu. 2 Rab Musa’ya şöyle dedi: “Kardeşinize Aaron’a, ark üzerindeki kefaret örtüsünün önündeki perdenin arkasındaki Perdenin arkasındaki En Kutsal Yeri seçtiğinde gelmeyeceğini, yoksa öleceğini söyledi. Çünkü kefaret örtüsü üzerinde bulutta görüneceğim.
3 “Aaron, En Kutsal Yer’e böyle giriyor: Önce bir günah teklifi için genç bir boğa, yanmış bir teklif için tokmak getirmeli. 4 Vücudunun yanında keten çamaşırları olan kutsal keten tuniğini giyecek; Keten kanadı etrafına bağlamak ve türban çarşafını giymektir. Bunlar kutsal giysilerdir; bu yüzden onları koymadan önce kendini suyla yıkaması gerekir. 5 İsrailliler topluluğundan, bir günah teklifi için iki erkek keçi ve yanmış bir teklif için tokmak alacak.
6 “Aaron boğaya kendi günahı için kendisini ve hane halkını kefaret etmeyi teklif etmektir. 7 Sonra iki keçiyi alıp onları toplantı çadırının girişindeki Rab’bin önünde sunacak. 8 İki keçi için bir sürü kişi yetiştirecek – biri Lord, diğeri günah keçisi için. 9 Harun, partisi Rab’ye düşen keçiyi getirip günah teklifi için feda eder. 10 Ancak günah keçisi olarak parti tarafından seçilen keçi, günah keçisi olarak bir günah keçisi olarak göndererek kefalet için kullanılacak Lord’un önünde canlı olarak sunulacaktır.
11 “Aaron, kendine ve evine kefaret vermek için kendi günah teklifi için boğa getirecek ve kendi günah teklifi için boğayı katletmek olacaktır. 12 Rab’den önceki sunaktan yanan kömürle dolu bir buhurdan ve iki avuç ince öğütülmüş güzel kokulu tütsü alıp perdenin arkasına götürecektir. 13 Tütsü, Rab’bin önündeki ateşte bırakacak ve tütsü dumanı, sözleşmenin yasalarının tabletlerinin üzerindeki kefalet örtüsünü gizleyecek ve böylece ölmeyecek. 14 Boğanın bir miktar kanını almak ve parmağını kefaret kapağının önüne serpin; sonra bir kısmını kefaret örtüsünden yedi kez önce parmağıyla birlikte serpin.
15 “Daha sonra, halk için teklif eden günah keçisini kesecek ve kanını perdenin arkasına götürecek ve boğanın kanıyla yaptığı gibi yapacaktır: Atonement kapağının üzerine ve önüne serpin. 16 Bu şekilde, İsraillilerin belirsizliği ve isyanı nedeniyle, günahları ne olursa olsun, En Kutsal Yer’e kefaret verecektir. Bunları, belirsizliklerinin ortasında aralarında olan toplantı çadırı için de yapar. 17 Hiç kimse, Aaron, kendisinin, evinin ve tüm İsrail topluluğunun kefaretini verene kadar En Kutsal Yerde kefalet etmeye gittiği andan itibaren toplantı çadırına giremez.
18 “Sonra Rabbin önündeki sunağa çıkar ve kefaretini öder. Boğanın kanının bir kısmını, keçinin kanının bir kısmını alacak ve sunağın tüm boynuzlarına koyacaktır. 19 Temizlemek ve İsraillilerin belirsizliğinden mahrum etmek için üzerine bir miktar kan serpilir.
20 “Aaron En Kutsal Yer, toplantı çadırı ve sunak için kefaret etmeyi bitirdiğinde canlı keçiyi öne çıkarır. 21 Her iki elini de canlı keçinin başına koymak, İsraillilerin bütün kötülüklerini ve isyanlarını (tüm günahlarını) itiraf etmek ve onları keçinin başına koymak. Görev için atanmış birinin bakımında keçiyi vahşi doğada gönderir. 22 Keçi kendi günahlarını uzaktaki bir yere taşıyacaktır; ve adam vahşi doğada onu serbest bırakacak.
23 “Öyleyse Aaron, toplantı çadırına gidip En Kutsal Yer’e girmeden önce giydiği çamaşırları çıkaracak ve onları orada bırakacak. 24 Kutsal alandaki suyla kendini yıkayacak ve düzenli olarak giyecek. O zaman çıkacak ve kendisi için ve yanma teklifinden ve halk için yanma teklifinden fedakarlık etmeli, kendisi ve halk için kefaret etmelidir. 25 Sunaktaki günah teklifinin yağını da yakar.
26 “Keçiyi günah keçisi olarak serbest bırakan adamın giysilerini yıkaması ve kendini suyla yıkaması gerekir; daha sonra kampa girebilir. 27 Kan, kefaret için En Kutsal Yer’e getirilen günah teklifleri için boğa ve keçi kampın dışına çıkarılmalıdır; derileri, etleri ve bağırsakları yakılmalıdır. 28 Onları yakan adam kıyafetlerini yıkamalı ve suyla yıkanmalıdır; daha sonra kampa girebilir.
29 “Bu senin için kalıcı bir kural olacak: Yedinci ayın onuncu gününde, kendin için inkar etmelisin ve herhangi bir iş yapmamalısın – doğuştan doğmuş ya da aralarında yaşayan bir yabancı – 30 çünkü o gün kefaret yapılacak Senin için, seni temizlemek için. O zaman, Rab’bin önünde, tüm günahlarından temiz olacaksın. 31 Sabbath dinlenme günü ve seni inkar etmelisin32 Babasını yüksek rahip olarak başarılı kılmak için tayin edilen ve atanan rahip kefarettir. Kutsal çarşafları 33 giyecek ve En Kutsal Yer, toplantı çadırı, sunak ve rahipler ve toplumun tüm üyeleri için kefaret sağlayacaktır.
34 “Bu sizin için kalıcı bir kural olacak: İsraillilerin tüm günahları için yılda bir kez kefaret yapılması gerekiyor.”
Ve Rab Musa’nın emrettiği gibi yapıldı.

Kuran-Surat 37: 102-110 ( Saffat ) Taurat : Yaratılış 22: 1-18
102. Sonra (oğul) ulaştığında (yaşını) (ciddi) onunla çalışınca şöyle dedi: “Ey oğlum! Size fedakarlıkta sunduğum vizyonda görüyorum: Şimdi görüşünüzün ne olduğunu görün! ”(Oğul):“ Ey babam! Yaptığınız gibi yapın: Allah beni sabırla ve sabreden pratik yapmayı isterse, beni bulacaksın ! ” 103. Böylece her ikisi de kendi isteklerini sunarken (Allah’a). Alnına secde etmişti (fedakarlık için). , 104. Biz ona seslendik “Ey İbrahim!
 105. “Siz zaten vizyonu yerine getirmediniz!” – öyleyse gerçekten haklı olanları ödüllendiririz.
 106. Bunun için açıkça bir deneme yapıldı. 107

 Ve onu büyük bir fedakarlıkla feda ettik:
 108. Ve onun için nesiller arasında (gelecek olan) gelecek nesiller için ayrıldık
109. “İbrahim’e barış ve selam!”
 110. Böylece gerçekten haklı olanları ödüllendiririz. 
Bir süre sonra Tanrı İbrahim’i test etti. Ona “İbrahim!” Dedi.
“İşte buradayım” diye yanıtladı. Sonra Tanrı, “Oğlunu al, tek oğlunu, sevdiğin İshak, Moria bölgesine git. Ben anlatacağım dağlardan birinde bir onu yakmalık sunu olarak orada Kurban.” … düşünüldüğünde kömür onlar Tanrı hakkında, İbrahim orada bir sunak yaptı söylemişti yere ulaştı ve üzerinde odun dizdi. Oğlu İshak’ı bağladı ve sunağın üstüne, tahtaya koydu. Sonra elini uzattı ve oğlunu öldürmek için bıçağı aldı. Fakat RAB’bin meleği onu gökten çağırdı, “İbrahim! Abraham! ”
 “ İşte buradayım ”diye yanıtladı. 
“Çocuğa el koyma”
dedi. “Ona hiçbir şey yapma. Artık Tanrı’dan korktuğunuzu biliyorum, çünkü benden, oğlunuzdan benden vazgeçmediniz. ”
İbrahim yukarı baktı ve orada bir çalılık içinde boynuzlarından yakalanan bir koç gördü. Gidip koçu aldı ve oğlu yerine yanmış bir teklif olarak feda etti. Böylece İbrahim, o yere ‘RAB sağlayacaktır.’ Dedi. Ve bu güne, “RAB dağında o sağlanacak” dedi.    RAB’bin meleği, İbrahim’e cennetten ikinci bir kez seslendi ve
“Yemin ederim, kendime Yemin ederim, RAB’yi bunu yaptın ve oğlunu, tek oğlunu alıkoymadığın için, seni kesinlikle korusun ve torunlarını kazanacağım. Gökyüzündeki yıldızlar ve deniz kıyısındaki kumlar gibi sayısız. Torunlarınız düşman şehirlerini ele geçirecekler ve sizin çocuğunuz aracılığıyla dünyadaki bütün milletlerin kutsanması gerekecek çünkü siz bana itaat ettiniz ”